Yaşlanan erkekte tek sorun prostat değil
Andropoz ve prostat hastalıkları arasında bir ilişki var mıdır?
Her iki durumda yaşlanma ana etken. Yaşlanan erkeğin dönüşen hormon dengesi prostatın büyümesine yol açıyor. Bazı erkeklerde prostat kanserleşiyor. Diğerlerinde ise büyüyen prostat idrar yolunu tıkayıp idrar şikayetlerine yol açıyor. Bu iki durumu birlikte değerlendirmek gerekir. Çoğunlukla prostat hastalığı tedavi edilirken andropoz bulguları göz ardı ediliyor. Oya bu iç içe geçmiş iki durum birlikte değerlendirilmelidir.
Andropozu nasıl tarif edersiniz ?
Andropoz; yaşlanma ve serum testosteron (T) düzeyinde azalma ile birlikte oluşan bir dizi semptomun eşlik ettiği biyokimyasal bir sendromdur. Andropozun; erkek menapozu, erkek klimakteri, yaşlanan adamda androjen yetmezliği, yaşlanan adamda parsiyel androjen yetmezliği gibi çok sayıda eşanlamlı adları bulunmaktadır. Andropoz erkeğin yaşam kalitesini etkilemesinin yanısıra, çok sayıda organ sisteminde de (Kas, kemik, bilinç ve glisemik kontrol) zararlı etkilere yol açmaktadır. Testosteron üretimi yaşlanan adamda giderek azalır. Andropozun belirtileri nelerdir?
Erkek T düzeyi 30 yaşından itibaren dekat (her 10 yılda 1) başına % 10 azalır. Elli yaşın üzerini aşan erkek T düzeyinin %25’ini kaybetmiştir. Yetmiş yaşından sonra ise % 50 oranında kayıp vardır.
Yaşam kalitesini nasıl etkiler?
Erkeğin kendini eskisi gibi enerjik hissetmemesi, entellektüel aktivitede azalma, kas kitlesi ve direncinde azalma, cinsel isteksizlik, erektil disfonksiyon, göbek çevresinde yağlanma artışı, kemik mineral dansitesinde azalma, uyku bozuklukları, vücut kıllanmasında azalma, cilt değişiklikleri, depresif ruh hali, glisemik kontrolde azalma, insülin direncinde artış ve metabolik sendrom riskinde artış yaşam kalitesini etkileyen belirtilerden başlıcalarıdır.
Androjen hormonunun cinsellikteki rolü nedir?
Genel olarak T hormonun cinsellikte yeri penil dokudan çok cinsel istek (libido) üzerinedir. Cinsellikle ile ilgili ana bulgu libido kaybıdır. Bunun dışında dolaylı olarak ereksiyon kaybına da yol açar. Genel olarak kabul edilen düşük T düzeyi <200ng/dl dir. Bu düzeyde T ve semptomların varlığı tanı için yeterlidir. Prostat kanseri T replasmanı için bir kontrendikasyon oluşturmamak ile birlikte replasman öncesi sonrasında rektal muayene ve PSA takibi esastır.
Andropoz tedavisinde hangi ilaçlar kullanılır?
Andropoz tedavisinde amaç düşük T’u yerine koymaktır. Replasman ağızdan, kas içine, cilt altına yolla yapılabilir. Seçim hasta ve hekim tercihine göre belirlenebilir. Kısa etkili cilt üzerine sürülen form T’nun sirkadien ritmini yakaladığı için tercih edilmelidir. Günümüzde en çok kabul gören yöntem cilt üzerine sürülen (jel, flaster) formlardır. Erkekte meme kanseri varlığında bu tedaviden kaçınılmalıdır.
İlaçların başarı tedavideki oranları nedir?
Uygun tanı ve T replasmanı ile birlikte yaşam kalitesinde artış, cinsel hayatın restorasyonu, bilişsel fonksiyonlarda düzelme, genel olarak iyi olma hali , glisemik kontrolde düzelme, kardiyovasküler riskte azalma gerçekleşmesi beklenmektedir.
Erkekte fazla testosteronun faydası olur mu?
Hayır, tersine zararı olabilir. Replasman sadece hormon düzeyi düşük olana erkeklere yapılmalıdır.
Cinsellik ömür boyu süren doğal bir içgüdüdür. Yaşlanma ile cinsellik sona ermez. Ortalam yaşam sürelerinin arttığı günümüz koşullarında uygun destekle sağlıklı yaşlılık ve cinsellik yaşamak mümkündür.
Prof. Dr. Serkan DEVECİ